Ahmet Haşim'in Şiirlerinden Seçmeler

admin
0

Ahmet Haşim'in Şiirlerinden Seçmeler

Ahmet Haşim'in Şiirlerinden Seçmeler

Mukaddime

Seyr eyledim eşkâl-i hayâtı

Ben havz-ı hayâlin sularında.

Bir aks-i mülevvendir onunçün

Arzın bana ahcâr ü nebâtı.

(Göl Saatleri)

I

 

Öğle

Yeşil sularda büyük inciden çiçekler açar.

Gümüş böcekler okur âba bir neşîde-yi hâb,

Durur sevâhilin üstünde, bî-heves, bî-tâb,

Güneş zîyâsını içmiş benât-ı hâb ü serâb…

(Göl Saatleri)

II

 

Öğleden Sonra

İçer gümüş kıyılardan remîde âhûlar

Ve onların sesi eyler bütün sükûtu harâb;

Eder bu da’veti, durgun sulardan, istiğrâb

Gürültüsüz ve uzak mâi diğer âhûlar

(Göl Saatleri)

III

 

Akşam

Susar meşâcir-i pür-şâm içinde bülbül-i âb,

Sular semâ-yı hayâlâtı eyler istîâb:

Döner bu sâhil-i nîlîye gölgeden kuşlar

Ağızlarında güneşten birer kızıl dür-i nâb.

(Göl Saatleri)

IV

 

Gece

Nücûm ü mâhı dökülmüş semânın eşcâra,

Melûl manzaralar şimdi bir gümüşlü sehâb;

Derin sulardaki ecrâmı avlayan kuşlar

Eder havâli-yi pür-nûr-ı mâh-tâba şitâb…

(Göl Saatleri)

V

 

Gece Yarısı

Ve ansızın suya etmekle mâh-ı dür sukut

Miyâh-ı ruhumu andırdı safha-yi tâlâb :

O rûh içinde muzî bir garîb nilüfer

Bütün elemlerin üstünde müncelî ter-ü-tâb…

(Göl Saatleri)

VI

 

Seher

Ağaçların seheri zirvesinde titreşiyor

Tuyûr-ı fâniye-i âlem-i tahayyül ü hâb.

Semâyı kaplayacak, şimdi, gâzeler gibi nûr

Zavallılar kalacaklar esîr-i ufk u türâb.

Ve onların gözü eyler nücûm-ı fecre itâb,

Ve onların sesi eyler “nihâyet”i işrâb…


Merdiven Şiiri

Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden

Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak

Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak

 

Sular sarardı yüzün perde perde solmakta

Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta

 

Eğilmiş arza kanar muttasıl kanar güller

Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller

Sular mı yandı neden tunca benziyor mermer

 

Bu bir lisân-ı hafidir ki ruha dolmakta

Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta


Akşam Şiiri

Yorgun gözümün halkalarında

Güller gibi fecr oldu nümayan,

Güller gibi… sonsuz, iri güller

Güller ki kamıştan daha nalan;

Gün doğdu yazık arkalarında!

Altın kulelerden yine kuşlar

Tekrarını ömrün eder ilân.

Kuşlar mıdır onlar ki her akşam

Alemlerimizden sefer eyler?

Akşam, yine akşam, yine akşam

Bir sırma kemerdir suya baksam;

Üstümde sema kavs-i mutalsam!

Akşam, yine akşam, yine akşam

Göllerde bu dem bir kamış olsam!




Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)